Aydan Üstkanat | AYDANCA - HAYVANSEVER KELİMESİNİ LUGATINIZDAN SİLİN!
HAYVANSEVER KELİMESİNİ LUGATINIZDAN SİLİN!
AYDANCA

HAYVANSEVER KELİMESİNİ LUGATINIZDAN SİLİN!

Beni az tanıyanlar veya tanımayanlar için kısaca; Müthiş akıllı, bilge, dört dil bilen idealist, tutkulu bir sendika başkanı kızıyım. Bilgiyle donatılarak büyüdüm. Her türlü fikre saygı duyarak yoluma devam etmem öğretildi bana çocukken. Aptallardan ve dini sömürenlerden uzak dur derdi babam. Bu kişiler dışında yaşı kaç olursa olsun her şeyi herkesle tartış derdi. Ola ki, tartışamıyorsan o konu hakkında bilgin yeterli değildir. Doğru kaynaktan oku, öğren sonra tartış derdi. 


Sanatsal yönüm hep fazla gelişmişti, duygusal oluyor sanata düşkün insanlar. Yemek sevgim ve becerimle tasarım yeteneğimi birleştirdim. Bugün geldiğim noktada 30 yıllık yemekçiyim ben… 20 yılı aşkın süredir basındayım ve bunun 16 yılında Star gazetesinde gastronomi sayfası hazırladım. Cinsiyetçilik basında yemek söz konusu olduğunda da barizdi. O yıllarda kadınlara düşen ikinci veya üçüncü eklerde yemek tarifi sütunlarıydı. Ulusal gazetelerde “Gastronomi” gibi ağır bir kelimenin altını erkek gazeteciler doldururdu. Yemekten biraz anlayan ama iyi kalemi olan erkeklere o sayfalar verilirdi. Gastronomi sayfası teslim edilen ilk kadın yazardım Türkiye’de. Hakkını vermek için bir erkekten kat be kat çok çalıştım. 



Bana hayvansever deme!

Diğer taraftan doğaya, yediğimize, tarıma ve elbette hayvanlara aşırı hassasiyetim vardı. Zaten ezelden tüm zayıf halkaya hassasiyetim vardı. Yaşlılara, çocuklara, okutulmamış kız çocuklarına, yetenekli ve çıkış yolu bulamayan gençlere hep bir zaafım var. Evimde bugün 4 köpek var. Öncesinde ve bugün birlikte yaşadığımız hayvanların hep ikinci aileleriydik. Yani birileri sorumluluktan kaçtı, biz yakalandık. Üstelik size bir sır vereyim ben köpeklerle yaşayacak karekterde bir kadın değilim. Cidden. Kedilerle aram iyidir benim. Sakinliği severim severim. Köpek enerjik hayvan. Ama gel gelelim 4 köpek var evde. Neden? Çünkü 85 milyonluk nüfusta 2 milyon sahipsiz köpeğe bakan bulamadık. Hayvansever miyim. Bu etiketi de kabul etmiyorum. Her çıktığım TV programında, verdiğim röportajda bunu söyledim. Ben olması gereken değerlere sahip çıkan, duygusal biriyim. Çok etiket istiyorsanız hadi olsun olsun yaşam hakkı savunucusu deyin, o kadar… 


Düşün; insan haklarını savunurken ‘insansever’ deniyor mu?


Çocuksever, yaşlısever, insansever diye bir etiket olabilir mi? Niye hayvan hakları söz konusu olunca ‘hayvansever’ diye bir kelime türemiş ki? Dünyada da durum bu mu? Merak ettim ve biraz araştırma yaptım.

İşte dünyadaki durum…



Hayvanseverlik kavramı ve buna bağlı isimlendirmeler, aslında tüm dünyada var olan bir olgu olsa da, bu konuda Türkiye’deki söylemlerle diğer ülkeler arasında bazı farklar bulunuyor. Türkiye’de “hayvansever” terimi, hayvanlara yönelik savunuculuk anlamında sıkça kullanılırken, bu konunun daha çok ön plana çıkarılması bazı yerel dinamiklerden kaynaklanıyor.


Batı ülkelerinde, hayvan hakları savunucusu, hayvan refahı savunucusu gibi terimler kullanılıyor. Bu kişilerin, hayvanları korumaya yönelik faaliyetleri belirli isimlerle öne çıkmakta. Ancak günlük yaşamda, hayvanlarla ilgilenmeyi, onları sevmeyi doğal bir davranış olarak görenler için bu tür ayrı bir isimlendirme yapılmıyor. Batıda böyle bir isimlendirme yok. Amerika’da ise özellikle evcil hayvanlarla ilgilenen ve onlara sevgi gösteren kişiler, günlük konuşmalarda kendilerini “animal lover” olarak tanımlasada gündelik hayatta, haber ve makalelerde “hayvanseverler şöyle yaptı, böyle yaptı” gibi söylemler kullanılmıyor. Hayvan hakları savunucuları daha çok belirli aktivist gruplar olarak tanıyor.


Hayvansever kelimesi bir etikettir ve kabul edilemez!

Avrupa ülkesinde ya da Amerika’da sokak hayvanlarının durumu elbette farklı. Çoğu sokak hayvanı, barınaklarda toplanıp sahiplendiriliyor. Öyle sanıldığı gibi ha babam uyutulma vakası yok. Bu işi birçok medeni ülke kısırla, yerinde yaşatla 3-5 yıl içinde zaten çözmüş. Çünkü kontrolsüz üretim yok, çünkü hayvan üzerinden para kazanma denetimli, yasalar tıkır tıkır çalışıyor. Bu nedenle oralarda hayvanseverlik ve hayvan hakları söylemleri, daha çok hayvan refahı, deney hayvanları, kürk üretimi, sirklerde hayvan kullanımı gibi konulara odaklanmakta.


Hayvanlara sevgi ve duyarlılık göstermenin doğal bir refleks olması gerekir. Türkiye’de “hayvansever” kelimesi bir etiket olarak kullanılıyor ve algı operasyonunda kötü niyete hizmet eden belirgin bir toplumsal grup olarak öne çıkartılıyor. Batı’da hayvanı sevmek çocukları sevmek gibi… yani genel ve yaygın kabul gören bir norm. 



Yani sayın basın mensupları ve muhterem sosyal medya fenomenleri, hanım değil kadın dedik ya hani! İşte hayvansever değil “duyarlı insanlar” veya “yaşam hakkı savunucuları” diyeceksiniz. Ola ki bu yolda çalışmalar yapıyorlar o zaman “hayvan hakları aktivisti” diyeceksiniz. Anlaştık mı?


Anlaşmadıysak, hadi tartışalım!


Not: Görseller @pinterest'ten alınmıştır.

Bunlar da ilginizi çekebilir!

MERCİMEK UNLU PANACAKE

MERCİMEK UNLU PANACAKE

Pancake: Tava Keki ŞaheseriBeyaz undan uzaklaşmanın en kolay yolu…Pancak ...
DEVAMINI OKUYUN
CALDO VERDE

CALDO VERDE

Portekizce’de “Kal-do Ver-de” şeklinde okunuyor. Bu çorba Portekiz mutfağının en ünlü lezzetlerin ...
DEVAMINI OKUYUN
FRANSIZ SOĞAN ÇORBASI

FRANSIZ SOĞAN ÇORBASI

Fransız soğan çorbasının (Soupe à l’Oignon), kökeni 18. yüzyıl Fransa’sına dayanan klasik bir tar ...
DEVAMINI OKUYUN