PET SAĞLIĞI
KEDİ VE KÖPEKLERDE OBEZİTE
Köpeğim az yiyor ama neden kilo alıyor?
Kısırlaştırma ameliyatı şişmanlatır mı?
Kısırlaştırıcam ama kilo alır diye korkuyorum.
Mamasını azaltsam zayıflar mı ?
Kedim diyet mama yemesine rağmen aynı kiloda.
Masadan vermeyi kestik, yine de kilo vermedi…
İşte tüm bu ve bunun gibi sorunlarınızın cevabını veteriner hekimimiz Aymet Geyik cevaplıyor. Genel anlamda kilo fazlası veya şişmanlık, vücudun yağ miktarının geri kalan vücut kütlesine olan oranının kabul edilen normal değerlerin üzerinde olması olarak tanımlanabilir. Obezite ise yağ hücrelerinde depolanan bu enerji rezervlerinin hayatı tehdit edebilecek düzeyde artmasıdır. Ancak kilo fazlasının varlığının ve miktarının tespiti için bilinmesi gerekir ki; özellikle köpeklerde ideal vücut ağırlığının belirlenmesinde kemik uzunluğu gibi bireysel faktörler de etkin rol oynadığından dolayı, sadece ırka özgü normal vücut ağırlığı değeri her bireyde geçerli olmayabilir. Bu bağlamda fazla kilonun değerlendirilmesi yapılırken tartıdaki rakamla, ırka ait genel kilonun arasındaki farkı doğrudan kabullenmek yerine, vücudun farklı açılardan gözlemlenmesiyle elde edilecek doğal vücut formuna ait olmayan aşırılıkları belirlemek daha yerinde olacaktır.
Obeziteden bahsedebilmek için, kedi veya köpeğin normal vücut ağırlının %20 oranında üzerine çıkmış olması gerekir. Kedi ve köpeklerin yaşamlarımıza girmesi ve medikal takibe alınmaları, sağlık ve sosyal yaşamları açısından neredeyse zaruri olan kısırlaştırma operasyonu gibi uygulamaları kaçınılmaz bir gereklilik haline getirmiştir.
Kilo alımının birinci derecede sorumlusu olarak görülmek istenen postoperatif yaşam da dahil olmak üzere, hareketsizlik ve günlük yaşamdaki fiziksel aktivite eksikliği, aşırı gıda alımı, yüksek kalorili ve yağlı diyet, dengesiz veya tek yönlü beslenme gibi etmenlerin tamamında işleyen temel yasa; aslında beslenmeyle elde edilen günlük kalori miktarının, harcanan enerjiden fazla olması esasına dayanmaktadır.
Sağlıklı kedi ve köpeğinizin kilo fazlası olduğunu biliyor ve kısırlaştırılmış olması bahanesine rağmen kilo vermesini sağlamaya karar verdiyseniz, hedeflenecek haftalık kilo kaybının, mevcut vücut ağırlığının kedilerde %1, köpeklerde ise %3’lük oranına tekabül eden miktarı geçmemesinin sağlığı açısından olumsuz etkilerin meydana gelmesinin önünü alacağını bilmeniz gerekir. Bu oranı tutturmak için sadece diyet yapılacaksa ve hali hazırda kullandığınız mamanın da kedi ya da köpeğinizin ırkına, yaşına ve fizyolojik durumuna uygun olduğunu kabul edecek olursak, mamanızı değiştirmeden günlük mama miktarının ¾’ünü vermeye devam etmenizin genellikle sonuç getireceği söylenebilir.
Yine de sağlıklı ancak şişman bir kedi ve köpekte, doğru lif oranına sahip, kalorisi ayarlanmış kaliteli bir mamadan alınacak yeterli miktarda enerjiyi uygun bir egzersiz programıyla dengeleyecek bir yaşam standardı, ideal kiloya çok daha efektif bir tarzda ulaşılmasına hizmet edecektir. Bunun dışında kalan obezite vakalarına, genetik, metabolik, hormonal, enzimatik, patolojik sebepler ile bazı tedavilerde bildirilen uzun süreli ilaç kullanımları sebep gösterilecektir. Genellikle tıbbi müdahaleyi gerektiren bu türden olgular, veteriner hekiminiz rehberliği ile çözüme kavuşacaktır.
– Veteriner Hekim Ahmet Geyik –